28 Ocak 2021 Perşembe

radar nasıl yapılır

Öncelikle Tübitak'ın bilgilerine bakalım: Radar, yalnızca vericinin atmalar (pulse) halinde yaydığı radyo dalgalarının yolları üstündeki isimlerden yansıyarak arka dönmesi ve bir müşteri sebebi ile yakalanması ilkesi temelinde çalışır. Alıcı geri dönen yankıdan hedefin yönünü ve mesafesini, iki yankı içinde geçen zamandan da hızını belirleyebilir. Hedef doğrudan radara geliyorsa ya da uzaklaşıyorsa Doppler etkisi yardımı ile gene sürat belirlenebilir. Radar atmaları düz şekilde yalnızca hatta gittiğinden ufkun (Dünyanın eğiminin) ötesindeki hedefleri belirleyemezler. Bu nedenle harp uçakları aşırı alçaktan uçarak radar sinyakllerinden kurtulabilirler. Ayrıca "hayalet" (stealth) uçakların tasarımında, radar sinyallerinin pratik olarak yansıyacağı dik yüzeylerden (ör: gövdeye dik kuyruk vb) kaçınarak, ya da elektromanyetik sinyalleri emici özelliğwe sahip bileşik malzemeler ve boyalar uygulayarak bunlara belirgin yalnızca görünmezlik sağlamak mümkün.

Wardom.org sitesinde anlatılan radar nasıl çalışır konusuna gelirsek bu konu hakkında detaylı bilgiler veriliyor. Radar cihazı ile karanlık bulut veya sis içinde olup görünmeyen cisimlerin durumu ve yeri mikrodalgalarla tayin edilir. İlk adı radiolocation dur. Radar, İkinci Dünya Savaşı sırasında geliştirilmiş ve ismi Radio Detection and Ranging kelimelerinin devasa kafa harflerinin biraraya getirilmesinden türemiştir. Bu İngilizce kelimeler, radar cihazının mikrodalgalarla hedefin mesafesi, istikameti ve açısını bulduğu anlamına gelir. Uzaktaki cisimleri aynı tek projektör gibi, ama radyo frekanslarında aydınlatarak tespit eden tek teleskopa benzetilebilir. Halbuki ilk defa Galilei sebebi ile 1610'da kullanılan teleskop, uzaktaki cisimleri tespit için cisimlerin yayınladığı ışınlara muhtaç ve yalnız bunun frekansına bağımlıdır. Cihazın tek vericisi, yalnızca de hedeften yansıyarak dönüp gelen mikrodalgayı sektör alıcısı vardır. Görüntü televizyon ekranının bunun gibi katot ışınlı tüp yüzeyinde ışıklı noktalar şeklinde teşekkül eder. Radarın keşfinde, gözü görmediği durumda karanlıkta kocaman ustalıklarla uçup, avını yakalayan yarasanın birçok rolü olmuştur.

Yarasa insan kulağının duyamayacağı ultrasonik ses frekansı yayınlayarak, yansıyan sesten hedefini görmektedir. Radarın keşfi İkinci Dünya Savaşı ile aynı zamana rastlar. Artan Hitler tehlikesine karşı harika ölüm ışınlarını bulma hülyasının gerçekçi tek sonucu olarak ortaya çıkan radar, düşmanı uzaktan tespit edip ve görünmese bile bunu tahripte başarıyla kullanılmıştır. Yukarıda sözü geçen ölüm ışınları düşüncesi ise daha sonraları lazerin keşfiyle tekrar canlanmıştır. Harbin getirdiği yalnızca silah olarak ortaya çıkan radar, barış zamanında da çokça faaliyet alanları bulmaktadır. radar nasıl çalışır Bunlara örnek şekilde gemilerin kesif sis arasında yönlendirilmesi, uçaklarda maksat bulma, kör uçuş ve kör inişin gerçekleştirilmesi ve fırtınayı takip sayılabilir. Radarla ilgili ilk tecrübe 1935 Şubat ayında 49 m dalga boyunda işçi bir CW (continuous waves = sürekli taşıyıcı dalga) radyo vericisiyle yapıldı. Yaklaşan bir uçağın 13 km'den tespit edilmesiyle ilk başarı sağlandı. 1935 Haziran ayında da ilk darbeli verici yapıldı ve denendi. 24 km mesafedeki bir uçaktan yansıyan bir takım işaretler sezildi.

 Darbeli sağlayan göstergesi şeklinde mesafe, gönderilen ve alınan vuruş arasındaki süre kayması ve dalgaların yayılma hızından hesaplanabilir. 50 m dalga boyunda çalışıldığında, diğer radyo istasyonlarının karıştırması sebebi ile daha sonraki denemelerde, radar dalga boyu 25 m'ye değiştirildi. Daha kısa dalga boyu kullanmanın değişik tek faydası da, aynı fiziki büyüklükteki yalnızca antenin yöneltilme niteliklerini geliştirmesiydi. 1935 Eylül ayında mesafede 70 km'ye, 1936 Mart ayında ise 150 km'ye ulaşıldı. Radar üzerindeki çalışmalara hem Avrupa hem de Amerika'da tıpkı zamanlarda devam edilmiş, geliştirilen örnekler ordu hizmetlerinde kullanılmıştır. İlk evvela geliştirilen CW-radar daha hassas olmasına rağmen ara meselesinde yalnızca bilgi vermemekte, sadece hedefin varlığını göstermektedir. Darbeli radarda ise, gönderilen darbe tek açıdan işaretlenir ve hedeften yansıyıp tekrar alınana kadar geçen süreden mesafe rahatça hesaplanır. Halen kullanılan aşırı radar aynı esas esaslara göre, ama çağdaş bir doğrulukla çalışmaktadır. Mesela radardaki harp sonrası ilerlemelerin en büyüğü elektronik bilgisayarların ortaya çıkmasından sonra, muazzam hafıza kapasiteleri ve hesaplama hızları itibarıyla işaret analizi sahasında olanıdır. Böylece yansıyan semboller ayrıntılı şekilde incelenebilmekte, gayeye ait çokça bilgi, türlü yollarla göz önüne serilebilmektedir. Radarın en anlamlı faaliyetlerinden biri olan haritalama radarında ise, radar nasıl çalışır anlatımına göre, mikrodalgalar kullanılmakta ve sağlanan bilgilerden fotoğraf ve bunun gibi şekiller elde edilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder